Gösteriliyor 14

Bir İnsanoğlu Hasbihali

En eski düşmanlık Şeytanın Âdeme olan düşmanlığı ve dolayısıyla tüm âdemoğullarına olan düşmanlığın başladığı noktadır. Bu düşmanlığın çarpan etkisinde şöyle bir sonuç ortaya çıkmıştır. Şeytan, Âdemoğluna düşmandır. Âdemoğlu da Allah’a düşmanlık yapmaktadır. Konunun düşmanlık tarafını ele aldığımızdan…bu düşmanlığa düşmanlık edip şeytanı düşman olarak ilan edip her desisesi ve fitnesiyle uğraşıp şeytanın mağlup edemediği kısım bu …

İkindi Serinliği…

En güzel sabahların uykularını, en dönülmez akşamların ufuklarını, bugünlerden ekilen amellerin yarınlarını ve daha nicesini verdiğimiz dünyadan; bir ikindi serinliği almak mümkün olmuyor çoğu zaman… Şöyle kütüphanenin yanındaki pencerenin tülünün hafif hafif sallandığı, güneşin eğik ışıklarının ağaç yaprakları arasından odada dalgalandığı, siyah beyaz bir fotoğrafın duvardan el salladığı… Yarınının sabahına kölelik planlanmamış, alarmı otomatik kurulmamış, …

Yirmi Altıncı Sözden/ Dördüncü Fıkra:

Hakikat ilmini, hakikî hikmeti istersen, Cenab-ı Hakkın marifetini kazan. Çünkü, bütün hakaik-ı mevcudat, ism-i Hakkın şuaatı ve esmasının tezahüratı ve sıfâtının tecelliyatıdırlar. Maddî ve manevî, cevherî, arazî her bir şeyin, her bir insanın hakikati, birer ismin nuruna dayanır ve hakikatine istinad eder. Yoksa, hakikatsiz, ehemmiyetsiz, bir surettir. Yirminci sözün ahirinde, şu sırra dair bir nebze …

Bedr Gazası Sonrası…

Esirlerin arasında Peygamber Efendimiz’in (a.s.m) amcası Abbas (r.a.)… Devamını Mustafa Necati Bursalı‘nın “En Büyük Sıddîkiyet ve Teslimiyet Örneği HAZRETİ EBUBEKİR” kitabından okuyalım: Allah’ın Sevgilisi, amcası Abbas’ı fidye vermeye davet etti. Abbas şöyle dedi: – Ben Müslümandım. İçimden kararımı vermiştim. Amma Kureyi müşrikleri beni zorla getirdi. Âlemin rahmeti buyurdular: – Sözünün gerçek olup olmadığını ancak Allah …

BİR DEĞİŞİM HASBİHALİ

Alışıla gelmiş bir düzen hüküm sürdüğünde, monotonluk, tek düzelik, yeknesaklık insanı istila eder. Bu kuşatılış bir piton sessizliğinde ve her nefes verişte biraz daha daralan bir sıkılmayı netice verecektir. İnsanın manevi ölümü böyle gerçekleşse gerek. Standart şeyler yapıyoruz, her günümüz ikiz kardeş ise bu kaçınılmaz son er veya geç başımıza gelecektir. İnsanın bedeni yaşayışı kendisini …

Batılı Gözüyle Türkler…

1660 – 1667 İstanbul İngiltere elçiliğinde, 1667 – 1679 İzmir konsolosluğunda görev yapmış olan RYCAUT: Evin kapıları her gelene her zaman açık duruyordu. Allah’ın misafirleri, onun abdest leğeninde ellerini yıkadıktan sonra nereden gelip nereye gittiklerini söylemek mecburiyetinden bile vâreste tutuluyorlardı. Etrafında hürmetle duran uşakları sanki hademesi değil de, oğulları gibiydi. Bu bey, bütün vâridatını yorgun …

Yirmi Altıncı Sözden

Elhâsıl: Madem hayat Esma-i Hüsnâ’nın nukuşunu gösterir; hayatın başına gelen her şey hasendir. Meselâ, gayet zengin, nihayet derecede sanatkâr ve çok sanatlarda mahir bir zat, âsâr-ı sanatını, hem kıymettar servetini göstermek için, adî bir miskin adamı, modellik vazifesini gördürmek için, bir ücrete mukabil, bir saatte murassa, musanna, yaptığı gömleği giydirir, onun üstünde işler ve vaziyetler …

“Aile Bakanlığının adını değiştireceğim”

İktidara gelince ilk yapacağım işlerden biri, Aile ve saire Bakanlığının adını değiştirmek olacak. Bunun iki sebebi var: Birincisi, mevcut isim çok uzun; kolay kolay ezberlenmiyor, ezberlense hatırda kalmıyor, kalsa bile bir müddet sonra o da değiştiği için ezberlemek de bir işe yaramıyor. İkinci ve daha önemlisi: “Aile” ismi cinsiyet çağrıştırıyor. Aile dendiğinde ilk akla gelenler …

Taharet

Allah Teâlâ buyurur ki: “Şüphesiz Allah, çok tevbe edenleri ve temiz olanları sever.” Peygamber Efendimiz de buyurur ki: “Temizlik imanın bir parçasıdır.” Ve yine buyurur ki: “Müslümanlık temizlik üzerine kurulmuştur.” O halde, bu kadar fazilet ve kemâlin bedeni ve elbiseyi yıkamaktan ibaret olan temizlik olduğunu sanma. Belki temizlik dört derecedir: Birinci derece: Birinci derece, kalbin …

Bir Yaşam Hasbihali

Varlık âlemini ve çevresini iki akım zapt altına almak için ellerinde olanı ortaya koyuyor. Bu iki akım bu zabt-ı rabt hadisesi için güdülecek güruhu kendine davet eder. Öneri ve tekliflerini sunarlar. Akımın birisi, tüm varlık âlemini güçlü bir iradenin kendinde bulunan nitelikleri sergilediği bir âlem olarak tarif eder. Bu tarifin akabinde ise bu teşhirdeki amaçtan …

error: Content is protected !!