1918-1922 tarihleri arasında görev yapmış Dâr-ül Hikmet-il İslâmiye heyetinin kararlarından “Kadınların şarkı söylemesi” bölümü:
Nuruosmaniye Camii yakınında bulunan İkbal Kıraathanesinde Ramazan geceleri teravih’tan sonra ince saz ile icra-i ahenk edildiği ve İslâm kadınlarından biri tarafından da tegannî olunduğu görülmüş olmasına mebni yârü ağyara karşı pek çirkin bir manzara teşkil eden su-i hâl’in devam etmesinin men’i zımnında Dahiliye Nezaretine tezkere-i Meşihatpenahî tastiri karargir oldu. 2 Haziran 1335
Mecmualarda Kapak Resimleri:
Kabındaki resmin edebi ihlâl edici olmasından dolayı “Yeni Dünya” adlı haftalık mecmuanın zabıta tarafından derhal toplattırılması ve bu kabil âsarın memleketin umumi ahlâkına zarar vermesinden başka bir maksadı istihdaf etmedikleri ve alâkalıların temini için her çareye başvurdukları görüldüğü cihetle bu kabil neşriyatın tetkik ve mütalaâ edilmeksizin satışa arz edilmemelerinin Dahiliye Nezaretine iş’arı zımnında Makam-ı Meşihat’a tezkere yazılmasına karar verildi.
Azalar: (imza) Ahmet Rasim, Ferid, Hakkı, Tevfik, Hüseyin Avni)
…
Devam eden bölümde “İtalyan ve Yunanlılara karşı halkı uyandırmak nevinden alınan kararlar var. “Batı Anadolu” da bu konunda ciddi sıkıntılar olduğu tespit ediliyor.
(Bu sıkıntıların daha önceleri; 1914 yıllarında da devlet tutanaklarına çok hazin ve net bir şekilde geçtiğini de Cemal Kutay’ın 1966 tarih basımlı “Tarih Sohbetleri-1” kitabından okuyabiliriz. Özetle kanaat oluşturması için bir başlık paylaşalım: “Ege Fiilen Gitmiştir!”)
…
Yine devamında “Çocuk düşürme” nin -yani şimdiki kürtaj diyebiliriz- sayısının artışı ilginç bir şekilde beyannamede geçiyor.
Biz, kadınların şarkı söylemesi ile ilgili alınan bir kararı daha paylaşalım:
Kadın şarkıcılar:
(Burada geçen zatı Sermüezzin İsmail Hakkı Efendi ile karıştırmayalım. Trt’deki dizideki “İsmail Hakkı” karakteri müzisyen olduğundan “Abdülhamit Han’ın sanatçı desteği” şeklinde bir popülist bir yorum çıkmasın. Orjinalde O merhum sarayın müezzinbaşıdır. Burada geçen ise müzisyen İsmail Hakkıdır.)
Ser-sazende meşhur İsmail Hakkı Bey’in Beyazıtta küşad eylediği “Musika-i Osmanî Hanımlar Dershanesi” menfaatine tahsis edilmek üzere kemanî Kevser, hânende Zehrâ, tanburî müşerref, Udî İrfan Hanımlardan ve diğer musikî erkeklerden mürekkeb bir heyet 12 Kanunuevvel 1335 Cum’a günü Türk Ocağı Konferans Salonunda kadın ve erkek yüzlerce dinleyici karşısında icra-i ahenk edildiği “İfham” gazetesinde teessüfle görüldüğünden bunun men’i ve müsebbiplerinin şiddetle tecziyesi zımnında Makam-ı Âlî’ye müzekkere takdimi karargîr olmuştur. 13 Kanunuevvel 1335.
Yukarıdaki kararda geçenleri, bu İsmail Hakkı Bey ile ilgili bilgi veren sitelerde de aynen bulabilirsiniz. Tabi bu siteler bu kararlar sonrası yasaklanan bu tip İslâm dışı tertiplerin, “zamanın Şeyhülislamı Haydari zade İbrahim Efendi’nin “kızıp, yaygara yapması” sonucu yasaklandığı şeklinde cahil ve alçak bir yorumla paylaşıyorlar ama o onların meşrebi gereği…
Gerçi artık helal ve haramlar “konjonktürel” değerlendiriliyor ve tarihin garip bir cilvesi tam bir asır sonra; önceden ceza için zapta geçen bir fiile, devlet kasasından 83MİLYON Avro harcanıp yapılan bina, bu kez yine bir Cuma akşamı, Cumhurbaşkanı tarafından açılıyor.
Bir garip cilve daha paylaşalım; bunları okuduğumuz 1973 basım tarihli kitabın yazarı Sadık Albayrak(Berat Albayrak’ın Babası) ve şimdi Senfoni binasını açan da dünürü Recep Tayyip Erdoğan;)
Bu tür islam dışı sitelere, yalan ve art niyetli yorumlarını konu içine gömdüklerinden link verip yönlendirme yapmak istemedik.