“Doktrin ve Kütle Partileri”
Röportajı Mustafa Polat’ın yaptığı ve Avukat Bekir Berk’in konuşmacı olduğu “İslâmi Hareket ve Türkeş” isimli “ittihat gazetesi” yayını olan 70li yılların kitap girişinden bir bölüm okuyalım birlikte.
Cevab (Bekir Berk):
Bu sualinizi tam cevaplandırabilmek için, evvel emirde şu hususu belirtmek mecburiyetindeyiz: Partiler, esasında <Kütle partileri> ve <Doktrin partileri> diye iki kısma ayrılır.
Kütle partileri, programlarında ne yazarsa yazsın, liderleri ne şekilde konuşursa konuşsun, umumiyetle istinad ettikleri büyük kütlelerin, yahut cemiyetin temayüllerine, kanaatlerine göre şekil alırlar ve o kütlenin, yahut cemiyetin arzularına göre hareket etmek mecburiyetini hissederler. Bu partilerde çeşitli fikirlerde insanlar bulunabilir ve hattâ lider kadrosunda görüş ayrılıkları olabilir.
Fakat bütün bunlar bu partilerin istinad ettikleri kütlenin yahut cemiyetin dini inançları ve talepleri karşısında ister istemez müsamahakâr olmasına; ihtiyaçlarına cevap vermesine; talepleri karşılamasına; mevcud imkânlar nispetinde dini hizmetler yapmasına mani değildir. Bu partiler, aynı zamanda millet iradesine hürmetkâr olmak ve onu muhafaza etmek yolunu tercih etmişlerdir. Çünkü milletin, millet ekseriyetinin iradesine istinad ederler.
Doktrin partileri, yani fikir partileri ise, benimsediği, yahut müdafaa ettiği fikri, bir memlekette hâkim kılmaya; millet iradesine râm olmak değil, milleti kendisine râm etmeye çalışırlar. Kendisinden farklı düşünenleri bertaraf etmek ister ve kendi fikrine muhalif olan her türlü fikri imhaya çalışır.
Bu tip partilerin fikriyatı ise, liderinin yahut lider kadrosunun rengini taşır. Millet ne düşünürse düşünsün yahut ne isterse istesin, onlar millete uymaya, millete tâbi olmaya değil, milleti kendilerine uydurmaya, liderlerinin arzularına râm etmeye çalışırlar. Kısaca, Doktrin partisi veya ideolojik parti demek lider demektir. Liderin fikirleri, tavrı hareketi, o partinin istikametini tayin hususunda biricik kıstastır.